Ara

Hullet (Dostluk)

Mahmud Sâmi Ramazanoğlu (ks) Allah Teâlâ İbrâhîm –aleyhisselâm-‘ı dost ittihâz ettiği zaman melekler îtiraz ettiler ve dediler ki: -          Ey Rabbimiz! İbrâhîm sana nasıl dost olabilir? Onu meşgul eden nefsi, evlâdı ve âilesi vardır. Allah Teâlâ buyurdu: -          Ben kulumun şekline ve malına değil kâlbine ve işlerine bakarım. Dostum İbrâhîm’in benden başkasına muhabbeti yoktur, isterseniz bir tecrübe edin. Bunun üzerine Cebrâîl –aleyhisselâm- insan sûretinde Hazret-i İbrâhîm’e geldi. İbrâhîm -aleyhisselâm- ise koyun güdüyordu. Koyunların muhâfazası için on iki köpeği vardı. Her birinin boynunda da dünyâ malı olan altını tahkir için altından yapılmış birer tasma vardı. Cebrâîl –aleyhisselâm- Hazret-i İbrâhîm -aleyhisselâm-‘a selâm verdi ve suâl etti: -          Yâ İbrâhîm! Bu sürüler kimindir? İbrâhîm –aleyhisselâm-: -          Allâh’ındır fakat benim elimde emâneten bulunuyor. Cebrâîl: -          Bana bir tâne satar mısın, dedi. İbrâhîm: -          Allâh’ı bir defâ zikret, sürünün üçte birini al, buyurdu. Cebrâîl: -          Subbûhun guddûsun rabbunâ ve rabbul melâiketi verrûh dedi. Hazret-i İbrâhîm ona sürünün üçte birini verdi. Sonra İbrâhîm: İkinci defâ Allâh’ı zikret, sürünün üçte birini daha al. Üçüncü defâ Rabbimin ismini bir daha an, çobanları ve köpekleriyle birlikte sürülerin hepsini al götür. Eğer dördüncü defâ O’nu zikredersen ben de senin kölen olurum. Bunun üzerine Allah Teâlâ buyurdu: -          Ey Cebrâîl! Dostumu nasıl buldun? Cebrâîl –aleyhisselâm- cevap verdi: -          Dostun ne güzel bir kuldur! Diğer yandan Hazret-i İbrâhîm çobanlara seslendi ve: -          Ey çobanlar! Koyunlarımı şu arkadaşımın arkasından sürün götürün. Bunun üzerine Cebrâîl: -          Benim bunlara ihtiyâcım yoktur, zîrâ ben Cebrâîl’im, dedi. Hazret-i İbrâhîm de ona: -          Ey Cebrâîl! Ben de Halîlullâhım! Ben hîbe ettiğim şeyi geri almam, dedi. Diğer yandan Cenâb-ı Hak da İbrâhîm –aleyhisselâm-‘a, sürüleri satıp, onların parası ile arâzi ve emlâk alıp bunları vakfetmesini vahyetti. Bugüne kadar İbrâhîm –aleyhisselâm-‘ın türbesine yapılan bütün masraflar işte bu vakıftandır.[1]     [1] Rûhu’l-Beyân Tefsîri, 2/486

Abone Ol

En son haberleri doğrudan gelen kutunuza alın. Asla spam yapmayız!

Sosyal Medya Hesapları

Mesaj Bırak