Editör'den...

Hepinizi Allâh’ın (cc) selâmı ile selamlıyorum. Mart sayımızda “Cihâd ve Şehîd” konusunu kapak dosyamıza taşıdık. 

Kıymetli Okurlarımız,

İnsan, sosyal bir varlıktır; yaratılıştan medenidir. Şahsi hayatını, ancak toplum hayatıyla devam ettirebilir. Yediği ekmekte, giydiği elbisede nice insanların emeği vardır. Bundan dolayı insan, topluma şükran borçludur. Herbir fert, topluma yararlı çalışmalar yapmak zorundadır.

İnsanın mahiyetinde, bitmez tükenmez arzular, kin, intikam gibi duygular olduğundan, tarihin hemen her devrinde toplumda bir takım sıkıntılar yaşanmıştır. Aklı başında olan insanlar, kötü duyguların mahkûmu kimselerle mücadele ettiğinde, o toplum bir huzur toplumu olmuş, mücadeleyi terk ettiğinde, toplum bozulmuştur.

Değerli Takipçilerimiz,

“Şehid” ismini, Allah (cc) vermiştir. Kendi zâtına âit bir ismi, kendi yolunda bütün varlığını fedâ eden kişiye isim olarak vermiş ve ona “Şehîd” demiştir. Bu da Şehid’in Allah katındaki değerini göstermesi açısından önemlidir. Şehidlik, insanoğlu için Peygamberlikten sonra en yüksek derecedir.

Bu aziz vatana sâhip olmak için Afrin’de İdlib’te canını, kanını fedâ eden, bu milletin birlik ve berâberlik içinde yaşaması, huzurlu ve mutlu olması için cennet vatanı bizlere miras bırakan aziz şehitlerimizi şükranla anıyor, Yüce Allah’tan rahmet ve mağfiret diliyorum.

Ve minallahi’t-tevfik                                                                                                    Hasan HAFİF

Mart 2018, sayfa no: 1