Ara

Editör'den...

Editör'den...

Kur’ân-ı Kerim’in her bir âyeti Rabbimizden biz kullarına gelen değerli birer mektuptur.

 

Değerli Okurlarımız,

“Hiç şüphesiz Kur’ân’ı Biz indirdik ve onun koruyucusu da Biziz” âyeti mûcibince, Kur’ân-ı Kerîm günümüze kadar indirildiği hâli ile gelmiştir ve kıyâmete kadar da aynı hal üzere bâki kalacaktır. Âyet-i Kerîme’nin bir tecellîsi olarak Kur’ân, yazılması yanında ezberlenmiştir. Hiçbir kitaba nasîb olmayan ezberlenme gayreti, asr-ı saâdetten günümüze her dönemde güncelliğini korumuş ve netîcede Kur’ân’ın nüzûlünden günümüze kadar sayılarının dahi tesbit edilemeyeceği çok sayıda hâfız târihteki yerini almıştır.

Peygamber Efendimiz (sav) şöyle buyurur: “Kim Kur'ân'ı okur, ezberler, helâl kıldığı şeyi helâl kabul eder, haram kıldığı şeyi de haram kabul ederse Allah, o kimseyi Cennet'e koyar. Ayrıca hepsine Cehennem şart olmuş bulunan ailesinden on kişiye şefaatçi kılınır.”

Cenab-ı Hakk'ın kelâmı olan Kur’ân'ı okumak çok faziletli bir ibadettir. Hattâ İbnu'l-Cezerî (833/1429) selef âlimlerinin Kur’ân okumayı (nafile) ibadetler içerisinde birinci sıraya koyduklarını ifade eder. (en-Neşr, 1/3). Nitekim Kur'ân'da bu hususa vurgu yapılmıştır: “Allâh'ın Kitabı'nı okuyanlar, namaz kılanlar ve kendilerine rızık olarak verdiğimiz rızıktan (Allah için) gizli ve açık sarfedenler, asla zarara uğramayacak bir ticaret umarlar.” (Fâtır, 29.) 

Saygıdeğer Okurlarımız,

Gücümüz yettiğince Kur’ân ile olalım, onun nurlu mesajlarıyla dolalım, onun rehberliğinde bir hayâtın adamı olalım ki, o gün onunla el ele tutuşup cennete konalım.

Ve minallahi’t-tevfik                                                                                        Hasan HAFİF

Mayıs 2018, sayfa no: 1

Abone Ol

En son haberleri doğrudan gelen kutunuza alın. Asla spam yapmayız!

Sosyal Medya Hesapları

Mesaj Bırak