Ara

Hz. Peygamber’in (sav) Hadislerinde Tedâvî Şekilleri / Prof. Dr. Ali Çelik

Hz. Peygamber’in (sav) Hadislerinde Tedâvî Şekilleri / Prof. Dr. Ali Çelik

Hz. Peygamber'in (sav) hadislerinde, câhiliye Araplarının sâhip oldukları hastalıkların sebepleri ile ilgili inançlarının tamâmen reddedildiğini görmekteyiz. Bu tür bir inanca sâhip olmak, Allâh’a (cc) şirk koşmakdemektir. Şirk koşmakise, hangi türden ve hangi nesnelerle olursa olsun mutlak olarak yasaklanmıştır. (Nisâ, 48.) Ne koruyucu Tanrı olarak kabûl edilen putperest düşüncenin putları, ne cin, şeytan ve kötü ruhlar ne de güneş, ay, yıldızlar gibi gök cisimleri hastalıkların sebep­leri arasında değildir.

Hastalıkların Meydana Gelmesinde Hakîkî Fâil, Allah’tır (cc)

Allah her derdin devâsını da takdîr buyurmuştur. İnsana düşen bunu araştırmaktır. Bir gün bâzı bedevîler Rasûlüllâh (sav)’in huzûruna gelir, konuşmaları sırasında şöyle bir soru yöneltirler:

- “İlaç kullanmak sûretiyle tedâvî olmak meşrû mudur?” Rasûlüllah (sav) şöyle cevap verir:

- “Elbette, zîrâ Allah, ihtiyarlık dışında çâre ve dermânını vermediği hiç bir hastalık yaratmamıştır.” (Ahmed b. Hanbel, IV,278)

Ebu’d Derda (ra) anlatıyor:

“Rasûlullah (sav) buyurdular ki: “Allah Teâlâ Hazretleri hastalığı da ilacı da indirmiştir. Ve her hastalığa bir ilaç var etmiştir. Öyleyse tedâvî olun. Ancak haram olan şeyle tedâvî olmayın.” (Ebû Dâvûd, Tıbb 11, 3874)

Bir tabîbin Peygamberimiz’e:

- “İlaç ile tedâvî işe yarar mı?”diye sorması üzerine Peygamberimiz şöyle cevap vermiştir:

- “Sübhânallâh! Acabâ Allah şu yeryüzünde dermânını vermediği herhangi bir hastalık yaratmış mıdır? Onu bilen bilir, bilmeyen bilmez. Eğer sen hastalığı kesinlikle iyileştiren ilacı bulmuşsan, Allâh’ın takdîr ve emriyle hasta iyileşir.” (Ahmed bin Hanbel, Müsned, V, 371)

Sa’d İbni Vakkas (ra)hastalanmış, Hz. Peygamber (sav) ziyâretine gitmiş. Sad’ı evinde hasta yatar görünce:

- “Hâris bin Kelde’yi çağırın, o iyi bir hekimdir, sizi tedâvî etsin.” buyurmuşlar. (Ebû Dâvûd, Tıb 12) Hâris bin Kelde, asr-ı saâdette tabibliğiyle meşhûr olmuş bir kimse idi. Burada Rasûlüllah Efendimiz’in, bu sözleriyle, hastalığın tedâvî edilmesi için uzman bir kişiyi tavsiye ettiğini görüyoruz.

Hz. Peygamber’in (sav) Hadislerinde Tedâvi Şekillerinin Özellikleri

  • Bölgede bilinen tedâvî şekillerinin aynen uygulanması (ibkâ ettikleri/aynen bıraktıkları). (Bu nevi tedâvî şekilleri için, tevhîd inancıyla çelişmeme şartı vardır.)
  • Bölgede bilinen tedâvî şekillerinin kaldırılması (ilgâ ettikleri/tamâmen kaldırdıkları). (Bunlar, tevhîd inancıyla çelişen, şirk koşmaya sebep olan her türlü tedâvi şekilleridir.)
  • Bölgede bilinen tedâvî şekillerinin ıslâh edilerek uygulanması (ıslâh ettikleri).
  • Bölgede bilinmeyen tedâvî şekillerinin uygulanması.

Bölgede Bilinen Tedâvî Şekillerinin Aynen Uygulanması (Peygamberimizin Islâh ve İbkâ Ettikleri)

  1. Rukye (Şirk içermediği sürece Rukye’ye cevaz verilmiştir.)
  2. Soğuk Su Dökerek (Humma hastalığının ateşi cehennem ateşinden bir parçadır. Onu su ile soğutunuz. –Hadîs-)
  3. Kül ile Tedâvi (Uhud savaşında Peygamberimiz yaralanınca, Hz. Fâtıma annemiz, papirus bitkisinden yapılmış bir hasır parçasını yakıp külünü Efendimiz‘in yarasına basmıştı).
  4. Tütsüleme (Ûd-u Hindî ile tedâvî olmaya devâm ediniz. –Hadîs-)
  5. Hacamat (Peygamberimiz bizzat kendileri Hayber’de Zehirlenince Hacamat olmuş ve hacamat olmayı da tavsiye etmiştir. Bu konuda çok sayıda hadis rivâyeti vardır.)
  6. Çörekotu (Çörek otu ile tedâvî olmak, Hz. Peygamber (sav) tarafından tavsiye edilmiştir.)
  7. Bir Takım Müshiller ve Içecekler (Bal şerbeti ve Develerin sütünün içilmesi, telbine içilmesi vb. içecekler)
  8. Damla Ve Yara Tozları:

Seut: Burun damlası.

Ledûd: Ağız rahatsızlığı için kullanılan bir damla.

Kemee: Yer mantarı. (Belki de bu, o yöreye âit bir mantar çeşididir. Özel bir kullanım biçimi olabilir. Her mantar için böyle bir uygulamaya gidilmemelidir.)

Kül: Yakılan papirüs bitkisinin külü kanı dindirmek için kullanılır. Bu bitkide böyle bir özellik mevcutmuş.

  1. Kuhûl Ve İsmid Kullanarak (Sürme taşı olarak bilinen ismid hem süslenme hem de koruyucu hekimlikte kullanılır ve göz kapaklarına, kirpiklere sürülür.)
  2. Dağlama Yapmak (Zarûret durumunda cevaz verilmiştir). Bugün için buna belki elektro-şok veya lazer ile yapılan tedâvî denilebilir.
  3. Karantina (“Bir yerde vebâ olduğunu işitirseniz oraya girmeyiniz. Bulunduğunuz yerde vebâ vukûa gelirse oradan ayrılmayınız.”) (Buhârî, Tıb 30; Müslim, Selâm 92, 93, 94, 98, 100)

Peygamberimizin Bölgede Bilinen Bâzı Tedâvî Şekillerini Kaldırması (İlgâ)

1. Haram olan nesnelerle tedâvi olmak.

2. Yıldızlara bakmak (Hayâta-sağlığa dâir tahminlerde bulunmak).

2. Kuş uçurmak (uğur-uğursuzluk aramak).

3. Fal okları çekmek (Hayâta-sağlığa dâir tahminlerde bulunmak).

4. Çizgiler çizmek (Hayâta-sağlığa dâir tahminlerde bulunmak).

5. Efsunlar yapmak (Hastalık tedâvilerinde bulunmak).

6. Bir takım tılsımlar vâsıtasıyla hastalık tedâvîlerinde bulunmak.

7. Putlara tapınmak ve kurbanlar sunmak.

8. Sihir ve büyü.

9. Huly ve Celâcil adı verilen bir çeşit süs eşyâsı (Akrep sokmalarına karşı kullanılıyordu.).

10. Değirmen taşına baktırarak göz tedâvisi.

11. Mahalleden toplanan ekmek ve yiyecek kırıntılarını köpeğe yedirerek bunu sivilce ve uçuklama üzerine sürerek tedâvide kullanmak.

12. Bâzı hayvanların seslerini taklîd ederek tedâvi.

Hurâfe kabîlinden olan bâzı uygulamalar:

13. Yılan sokmuş bir kimseyi, zehir vücuduna yayılmasın diye uyutmazlar, üstüne başına ziller takarlardı.

14. Yanlarında tavşan kemiği taşırlarsa hasta olmayacaklarına inanırlardı.

15. Çocukların çürük dişlerini güneşe doğru attıkları takdîrde yeni dişlerin muntazam çıkacağına inanırlardı.

Hz. Peygamber’in (sav) Getirdiği Tedâvî Şekilleri

1. Tevhîd inancıyla çelişen her şey haramdır.

2. Allâh’ın (cc) haram kıldığı şeylerle tedâvî olmak haramdır.

3. Allah her derdin devâsını da vermiştir, insanlara düşen onu araştırmaktır.

4. Tedâvî olmak, hastalığın devâsını araştırmak gereklidir.

5. Bulaşıcı hastalıklardan korunmak gereklidir.

6. Salgının bulunduğu yere girmemek ve bu yerde bulunuyorsa dışarı çıkmamak (karantina) gereklidir.

7. Tıp bilgisine sâhip olmayan kimselerin, hastaların tedâvisiyle meşgûl olmaması konusunda insanlar uyarılmıştır.

Hadîs: “Kim bilgisi olmadığı halde hekimlik yapmaya kalkışırsa sebep olacağı zararı öder.” (Ebû Dâvûd, Diyat 23; Nesâî, Kasame 41; İbni Mâce, Tıb 16)

8. Temizliğe/Hijyen’e önem verilmesi (koruyucu hekimlik) – abdest, gusül, misvak (Ağız-diş sağlığı), yemekten önce ve sonra ellerin yıkanması, tuvalet temizliğine önem vermek, banyo yapmaya önem vermek.

9. Yemek yeme konusunda dikkat çekilmesi.

“İnsanoğlu mîdesinden daha zararlı bir kap doldurmamıştır. İnsanoğluna belini doğrultacak birkaç lokma kâfîdir. Mutlakâ yemesi gerekirse mîdesinin üçte birini yemeye, üçte birini içmeye, üçte birini de nefes alıp vermeye (havaya) ayırmalıdır.” (Tirmizî, Kitâbu’z-Zühd, Hadis No: 2380)

10. Oruç ibâdeti ve sağlığa verdiği faydalar.

11. Seyâhatin tavsiye edilmesi.

12. Durgun suya bevledilmemesi, ayakta bevledilmemesine teşvîk.

14. Ayakta su içilmemesinin tavsiye edilmesi.

15. Askerî seferlere çıkılınca karargâhta kadın hastabakıcılar bulunması. Medîne’de mescidde kurulan ve Rufeyde’nin Çadırıdiye bilinen bu yerde yaralılar tedâvî edilirdi. Eslem Kabîlesinden olan bu kadın gönüllü olarak orada hizmet verirdi.

(Vallâhu a’lemü bi’s-sevâb)

Kasım 2020, sayfa no: 28-29-30-31

Abone Ol

En son haberleri doğrudan gelen kutunuza alın. Asla spam yapmayız!

Sosyal Medya Hesapları

Mesaj Bırak