Ara

Yüreğimizdeki Niyetlerimiz Kadarız / Semiha Marufoğlu

Yüreğimizdeki Niyetlerimiz Kadarız / Semiha Marufoğlu

Her sabah güneş doğarken, her pazartesi hafta başında görevlerimiz için hazırlanırken, her ay önceki ayın gelir giderini kontrol ederken, her yılın başında geçirdiğimiz koskoca senede ne derece ilerlediğimizi göz önüne alırken aslında sürekli yenilenme içerisindeyiz. Biten günü, haftayı, ayı, yılı noktalayıp gelecek olanı karşılamak niyetiyle farkında olmasak da yeni bir sayfa açıyoruz.

Peki, bu yeni sayfalarımız bir öncekinden farklı olarak nasıl şekilleniyor? Sağlam başlangıçlar yapabiliyor muyuz? Belli birtakım düşüncelerimizi harekete geçirmek için hangi niyetlerle yola çıkıyoruz?

Yeni sayfamıza besmeleyi çekerken dikkat etmemiz gereken 3 durum karşılıyor bizi. Nedir bunlar?

  1. Geçmişte kalanı muhasebe etme
  2. Gidişata göre doğru niyet alma
  3. Yolun ilerleyişini tākip etmek için planlı-programlı olmaya özen gösterme

Kendi hayat yolculuğumuzda sıkça yaptığımız bir rutin aslında bitirip yeniden başlamak. Bāzan yürüyerek, bāzan koşarak ya da sık sık duraksayıp adımlarımızı bir ileri iki geri atarak yolumuzda ilerlemeye çalışıyoruz. Her ne şekilde yol alırsak alalım sağa sola sapmadan dosdoğru ilerleyebilmemiz için, Rabbimizin seçtiği kullarının hayatlarından nasihat almalıyız. Muhasebe etme meselesi Allah dostlarının hayâtında ziyâdesiyle şâhit olduğumuz bir durumdur. Muhammed b. Abdullah Hani’nin Âdâb kitabında da geçtiği üzere Evliyâullah gün içerisinde üç kez kendilerini hesâba çekerler; sabah, öğlen ve yatsı vakitlerinde. Böylece farkındalığı yüksek ve tâzelenen niyetlerle sağlam bir hayâtın şifresini bizlere yaşayarak göstermiş olurlar.

Yapacağımız tüm işlerin pusulası niyetlerimizdir. Hatırımızda diri tutmamız gereken nokta ise tüm bu işleri kıymetlendirenin, niyetlerimizi “Allâh’ın rızāsı için” almamız olduğudur. Bilmeliyiz ki niyetlerimiz kadarız. Niyeti Allah rızāsı olan kul zāyî olmaz, Yaradanına her güzel hasletinde yaklaşır da yaklaşır. Niyetler bizi Rabbimize götüren vuslat adımlarımızdır. İnsanlarla irtibâtımızda beden gözünün gördüğü ön planda tutulurken Yaratıcımızla olan bağımızda asıl olan gönül gözünün görmek istediğidir yāni yürekteki niyetidir. Sevgili Peygamberimiz (sav)’in de buyruğudur: “Allah Teâlâ sizin bedenlerinize ve yüzlerinize değil, kalplerinize ve amellerinize bakar.” (Müslim, Birr 33)

Sağlam bir başlangıç için dikkat etmemiz gereken ilk şey, kendimizi / nelerle meşgūl olduğumuzu gün içerisinde birkaç vakitte hesâba çekmektir. İkincisi ise niyetimizi her şeyin sāhibi olan Allâh’ın rızāsı için almamız gerektiğidir. Üçüncü duruma da kısaca değinelim: Planlı olmak ama nasıl?

Allah dostları sabah muhasebesini yaparken bir önceki geceden değerlendirmeye başlarlar. Bu bizim planımızın ilk adımıdır. Geceyi Allah rızāsına uygun ihyâ etmeye niyetlenmek, Allah ömür verirse ertesi güne ulaştığımızda vazīfelerimizi önceden belirlemiş olarak, O’nun adıyla tereddüt etmeden ve gücümüze göre yüklenip başlamak.

Bu konuda Mustafa Kutlu’nun sözleri üzerinde düşünmekte fayda var:

“Sabahı beklemeyiniz dostum, geceden yola çıkınız. Olur ki uyuyakalırsınız. Sırtınızdaki çıkında ebedî gāyenin dürülmüş azıkları varsa ne mutlu size. Gece serindir, yapraklardan süzülen yel gözlerinizdeki yaşları kuruturken rûhunuzda kâinâtın derin sessizliğini taşıyarak sabaha doğru yürüyüp fecri başlatınız.”

Şunu da unutmayalım ki ne kadar planlı olsak da, birçok şeyi önceden belirlemeye çalışsak da yolun sāhibi biz değiliz. O (cc) bizi dilediği kadar ilerletir ve biz niyetlerimizin karşılığını görürüz.

Hikem-i Atāiyye’de yer alan şu kıymetli söz bize duālarımızda yoldaş olsun:

“O’ndan isteyeceğin şeylerin en hayırlısı, O’nun senden istediğidir.”

Hamdolsun Âlemlerin Rabbi Olan Allâh’a.

Şubat 2022, sayfa no: 10-11

Abone Ol

En son haberleri doğrudan gelen kutunuza alın. Asla spam yapmayız!

Sosyal Medya Hesapları

Mesaj Bırak