Sosyal medya platformlarında kullanıcı davranışlarını analiz ederek hangi içeriklerin, hangi sıra ve düzenle gösterileceğine karar veren gelişmiş matematiksel hesaplama yöntemine sosyal medya algoritması diyoruz. Genel olarak sosyal medya kullanıcılarına daha iyi bir deneyim sunma iddiasıyla sunulan bu algoritmalar maalesef mâsum değil. Çünkü kapalı bir kutu olan bu karar mekanizması, sosyal medya patronlarının dünyâ görüşü, politik, ticârî ve dînî tercihleri gibi pek çok faktörden etkileniyor. Bunun sonucunda, çoğu batılı ülkelere āit olan bu platformlar, batılı değer yargıları ve emperyalist ideallere hizmet eder hâle geliyor. Bu nedenle sosyal medya algoritmalarının nasıl çalıştığını anlamak ve görünürde hangi önceliklerle içerik sıralaması yaptığını bilmek gerekiyor.
Bu Program Kime Çalışıyor?
Sosyal medya algoritmaları, kullanıcıların davranışlarını her açıdan tâkip eden, kaydeden, raporlayan ve öğrenen sistemler. Kullanıcıların eğilimleri, alışkanlıkları, siyâsî ve dînî tercihleri, ilgi duyduğu sosyal alanlar gibi birçok parametre, bu çerçevede değerlendiriliyor. Algoritmalar genel olarak, kullanıcılara etkileşime girdiği hesapları, içerikleri ve yorum yazdığı hesapların paylaşımlarını daha çok önerme eğiliminde. Tüm bu karar ve yönlendirme sürecinde, arkadaş listeniz, bulunduğunuz yer, kullandığınız cihaz, izleme süreniz, geçmişte hangi içerikleri tükettiğiniz gibi faktörler dikkate alınıyor. Elde edilen tüm bu veriler, öncelikle sosyal medya platformunun kendi çıkarları lehine kullanıldığı gibi; reklâm verenlere, araştırma şirketlerine, -zaman zaman tartışma konusu olsa da- politik algı yönetimi yapan, seçim kampanyaları projelendiren ve yürüten şirketlere de satılıyor.
Sosyal Platformlar Devlet Gibi
Platformların topladığı verileri kimlere nasıl kullandırdığına yönelik bir şeffaflık söz konusu değil. Sosyal medya kullanıcılarının, üye oldukları platformlarda neyi, ne zaman ve ne sıklıkla göreceğine karar veren, bu yönüyle bireylerin kişilik gelişimlerinde olumlu/olumsuz etkisi olan algoritmalar, etik tartışmalar doğuruyor. Günümüzde dijitalleşmiş bilgiyi kontrol eden sosyal medya platformları, manipülasyonun kaynağı olmuş durumda. Kullanıcı davranışlarını yönlendirme gücünü elinde bulunduran, bu gücü ülkelere ve bölgelere göre dilediği gibi kullanan bu platformlar, bugün ādetâ bir devlet gibi davranıyor; ülkelerden gelen hukûkî bilgi paylaşımı taleplerine pervâsızca karşı koyabiliyor. Sansasyonel içeriklerin öne çıkarılması sonucu, toplumsal olaylar tetiklenebiliyor. Yanıltıcı ve yanlış bilgiler kasten dolaşıma sokularak, istenilen yerlerde infiâl oluşturulabiliyor. Platformların elindeki bu güç, özellikle siyâsî gerilim, savaş ve çatışma bölgelerinde ölümcül sonuçlar doğurabiliyor.
Algoritma Şeffaflığına Olan İhtiyaç
Kullanılan algoritmaların nasıl çalıştığı, devletler ve sivil toplum örgütleri tarafından araştırılmasına rağmen, ticârî sır olma gerekçesiyle öğrenilebilmiş değil. Genellikle içerik sıralamasının nasıl yapıldığına dâir yüzeysel bilgiler verilerek, bu önemli konu geçiştiriliyor. Oysa arka planda gerçekte nasıl bir algoritma çalıştığı, günlük ihtiyaçlara göre ne gibi değişiklikler yapıldığı bilgisi çok önemli. Bu konuda bāzı ülkelerde yasal düzenlemeler yapılarak, oluşan risk azaltılmaya çalışılıyor. ABD’nin bāzı eyâletlerinde yürürlüğe giren yasalar, Avrupa Birliği’nin Genel Veri Koruma Yönetmeliği (GDPR), Avrupa Komisyonu tarafından yürürlüğe giren Dijital Hizmetler Yasası (DSA), Türkiye’de Kişisel Verileri Koruma Kurumu (KVKK) ile Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK), sosyal medya platformlarının işleyişlerini ve kişisel verilerin kullanımına ilişkin düzenleme ve denetlemeye yönelik işlevler yükleniyor.
Zihinleri Şekillendiren Mekanizma
Tüm bu girişimlere rağmen, sosyal medya platformlarından şeffaf olarak bilgi alınabilmiş değil. Bu konu, devletler ile platformlar arasında bir türlü sonuçlanmayan bilek güreşi şeklinde devâm ediyor. Platformlar kullanıcılara gördükleri içeriği yönlendirme konusunda profillerinde ayar yapma imkânı verdikleri şeklinde kendilerini savunuyor. Kullanıcılara sunulan tercihler, küresel manipülasyon ve bilgi savaşı çağında oluşan riskleri engelleyecek düzeyde değil. Bu sorunun çözümü, sosyal medya platformlarının zihinleri şekillendiren, nesilleri yönlendiren bu mekanizmasının işleyişini denetlemek üzere, bağımsız kuruluşlara izin vermesi ve gerçek bir şeffaflığı sağlamasından geçiyor. Dünyâda bu alanda çalışan etkin sivil toplum kuruluşları var. Bunlara, Elektronik Sınır Vakfı (Electronic Frontier Foundation - EFF) örnek gösterilebilir. 1990 yılında ABD’nin San Francisco kentinde kurulan, dijital hakları ve sivil özgürlükleri savunan EFF, teknoloji şirketlerinin daha şeffaf olmasını sağlama yönünde girişimlerde bulunuyor; yasa koyucuları kullanıcı haklarını korumaya yönelik düzenlemeler getirmeleri konusunda teşvîk ediyor.
Yankı Odaları Etkisi
Algoritmaların bir diğer olumsuz etkisi yankı odaları oluşturması. Algoritmalar genellikle kullanıcılara kendi ilgi alanları, inançları ve dünyâ görüşlerine uygun içerikler öneriyor. Bu da aynı görüşte olan içeriklerin sürekli tekrarlanmasını getiriyor. Kullanıcılar sâdece kendi dünyâ görüşündekilerin duygu, düşünce ve sorunlarını görüyor ve sâdece onlarla etkileşime giriyor. Kullanıcılar sâdece kendi bakış açılarında olan içeriklerden oluşan bilgi balonları içinde yaşar hâle geliyor. Karşıt görüşlere erişim zorlaşıyor. Farklı dünyâlar neredeyse görünmez oluyor. Bireyi dar bir bakış açısına hapseden ve sâdece tek tip görüşlere mâruz bırakan yankı odaları, zamanla bireyin nâdiren görmeye başladığı karşıt görüşlere toleransının azalmasına sebep oluyor. Sonuç olarak toplumda kutuplaşma, radikalleşme ve iletişim kopukluğu artıyor. Bu aşamada muhtemel toplumsal sorunların önlenmesi için, sosyal medya platformlarının yankı odası oluşturabilecek algoritma yaklaşımlarından vazgeçmesi, farklı bilgi kaynakları ve farklı görüşlere de alan açması gerekiyor.
Dezenformasyon İçin Elverişli Ortam
Yankı odası etkisinden korunmak ve algoritmalar tarafından yönlendirilmemek için alabileceğimiz bāzı önlemler var. Sosyal medya kullanıcıları, bilgi çeşitliliği sağlamak, farklı kaynaklardan gelen bilgilere de ulaşabilmek ve daha geniş bir perspektif yakalamak için, farklı görüşlerden hesapları da tâkip edebilir ve etkileşime geçebilir. Güvenilir kaynakları tâkip etmek bu açıdan önemli bir nokta. Resmî haber kaynakları, güvenilir gazeteciler ve akademik kaynaklar ile doğruluğu ispatlanmış haber kaynakları tâkip edilebilir. Kim tarafından yönetildiği ve amacı belli olmayan hesapları tâkip etmek, bizi dezenformasyon faaliyetlerinin hedefi yapar. Ayrıca karşımıza çıkan her bilgiyi doğrudan kabûl etmek yerine sorgulamak ve eleştirel düşünme yeteneği kazanmak, medya okuryazarlığı gibi sosyal medya okuryazarlığı bilincinde olmak gerekiyor. Algoritmalar tarafından ısrarla önümüze çıkarılan hesaplara şüpheyle yaklaşmak şart. Karşımıza çıkan içeriklerin, hangi amaçlarla üretilmiş olabileceğini düşünmek, hemen doğruymuş gibi kabûl etmemek gerekiyor. Yazılı ve görsel içerikler, belli bir görüş ve ideolojinin propagandası için kurgulanmış ancak ilk bakışta amacı tam olarak anlaşılamıyor olabilir. Bāzı içerikler çok duygusal ve abartılı bir dil kullanılarak hazırlanmışsa, manipülatif olma ihtimâlini göz önünde bulundurun. ‘Bu içeriğin hazırlanmasının arkasında nasıl bir motivasyon var?’ ya da ‘Bu içerik kimin işine yarıyor?’ diye düşünmek faydalı olabilir.
Teyit Mekanizmasının Gerekliliği
Sosyal medyada yayılan içeriklerin doğruluğu son derece tartışmalı ve dezenformasyon amaçlı olabiliyor. Bunların doğruluğunu ya da yanlışlığını anlamak için, teyit ve doğrulama mekanizmalarına başvurulabilir. Bu kuruluşlar, dijital medya ve sosyal medyada dolaşıma giren bilgileri doğrulamak ve yanlış bilgileri düzeltmek amacıyla faaliyet gösteriyor. Ülkemizde, Teyit, Doğruluk Payı, Anadolu Ajansı Teyit Hattı ve İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi bu kuruluşlara örnek gösterilebilir. Bu kuruluşların web siteleri ile sosyal medya hesapları tâkip edilebilir. Ancak sosyal medyada karşımıza çıkan tüm bilgileri sorgulama gerekliliği, bu kuruluşlar için de mevcut. Çünkü bāzı teyit kuruluşları kendilerine maddi destek sağlayan finans kaynaklarına göre pozisyon alabilmekte, inceleyecekleri vakaları buna göre öncelemekte.
Amaç Toplumda Kutuplaşma
Kişisel olarak sosyal medyayı kullanırken, yanılgıya düşmemek için ânî tepki vermekten kaçınmak gerekiyor. Karşımıza çıkan şok edici bir içeriğe hemen anlık tepki verme alışkanlığı, bizi yanlış yapmaya itebilir. Hemen cevap vermek yerine, bu konuda araştırma yapmak, doğruluğundan emîn olmaya çalışmak ve sorgulamak gerekir. Şok edici tarzda hazırlanan içerikler genellikle manipülasyon amaçlı hazırlanır ve sosyal medya kullanıcılarının ânî tepkiler vermesi, yorum yazması, tekrar paylaşarak kişi listesindekilere de iletmesi hedeflenir. Toplumda ayrışma ve kutuplaşmaya sebep olacak, hattâ çatışma riski doğuracak içerikler, belli bir istihbârat örgütünün organize çalışması olabilir. Yabancı ülkelerin bizim adımızı taşıyan ve bizim dilimizle konuşan, bizden gibi gözüken sosyal medya hesapları oluşturup, bunlarla dezenformasyon faaliyeti yürüttüğü bilinen bir gerçek.
İstihbârat Kuruluşları İş Başında
Bu faaliyetlere örnek olarak, Rusya’nın 2016 yılındaki ABD Başkanlık Seçimleri’ne müdâhalesini gösterebiliriz. ABD İstihbarat Topluluğu araştırmalarına göre, kod adı “Project Lakhta” olan operasyonun emri, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin tarafından verildi. Yapılan araştırmalarda, Rusya Askerî İstihbarat Servisi (GRU) ve Rusya merkezli "Internet Research Agency" (IRA) tarafından yürütülen bu operasyonda, sosyal medyada ABD vatandaşı gibi gözüken binlerce sahte hesap açıldı. Başkan adayları, Donald Trump ve Hillary Clinton tarafları gibi gözüken bu hesaplar, toplumun kutuplaşmasını artırmayı hedefleyen yazılı ve görsel içerikler paylaştı. Sahte etkinlikler düzenleyerek toplumsal çatışma oluşturulmaya çalışıldı. Bu troll ordusunun oluşturduğu içerikler, 2013 ile 2017 yılları arasında milyonlarca sosyal medya kullanıcısını etkiledi.
Seçimlere Müdâhale Ediliyor
Operasyonun amacı, Clinton'ın başkanlık kampanyasını sabote etmek, Donald Trump'ın başkanlık kampanyasını desteklemek ve ABD’deki siyâsî ve sosyal çatışmayı tırmandırmaktı. Bu skandal ortaya çıktıktan sonra dönemin ABD Başkanı Barack Obama, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'i doğrudan uyardı. Rusya'ya karşı ekonomik yaptırımlar artırıldı, Rus diplomatik tesisleri kapatıldı ve personeli sınır dışı edildi. Senato ve Temsilciler Meclisi İstihbarat Komiteleri konuyla ilgili soruşturmalar yürüttü. ABD Hazine Bakanlığı, GRU Direktörü Igor Korobov dâhil GRU'dan üst düzey yetkililere yaptırım kararı aldı.
CIA’in Arap Baharı Müdâhalesi
İslâm coğrafyasında 2010 yılında başlayan ve Arap Baharı olarak bilinen hükûmet karşıtı protestolar sırasında da ABD’nin Merkezî İstihbarat Teşkilatı (CIA) sahnedeydi. CIA’in ilgili birimleri, sosyal medya platformları üzerinden rejim karşıtı içerikler paylaşarak, toplumsal olayları tetikledi ve kendiliğinden başlayan gösterilere de yön vermeye çalıştı. Operasyonların yürütüldüğü her ülkede ayrı ayrı çalışmalar yapılarak, faaliyet gösterilen ülkede protestocuların daha kolay organize olup eylemlerin hükûmetler üzerinde baskı oluşturup, sonuç verecek şekilde uzun süre devâm edebilmesi için çalışıldı.
İç Siyâsette Sosyal Medya Savaşı
Sosyal medya, günlük siyâset içinde de geniş bir etki alanına sāhip. Tüm ülkelerde hem iktidar hem de muhalefet kanadı, kendi lehlerine olan paylaşımlar kurgulayarak, sosyal medya cephesinde de savaş veriyor. Her kanadın organik yāni doğal destekçilerinin yanında, sosyal medya kampanya ekipleri de -seçim dönemi olsun olmasın- her dâim faaliyet gösteriyor. Sosyal medya algoritmalarının şeffaf ve tarafsız olmadığı göz önünde bulundurulduğunda, küresel güçlerin etkisi altındaki sosyal platformların kendi ticârî ve ulusal çıkarlarına göre, bu siyâsî rekābete etik olmayan müdâhalelerde bulunabildiğini akılda tutmakta yarar var. Toplumsal kutuplaşma ve çatışmayı tetikleyecek paylaşımların, bāzı dönemlerde karşımıza neden daha fazla çıktığına dikkat edin ve sosyal medyada ânîden oluşan yapay gündemlere hep şüpheyle yaklaşın.
Aralık 2024, sayfa no: 36-37-38-39
Abone Ol
En son haberleri doğrudan gelen kutunuza alın. Asla spam yapmayız!
Mesaj Bırak