Ara

Modern Kişisel Gelişim ya da Nebevî Eğitim Modeli

Modern Kişisel Gelişim ya da Nebevî Eğitim Modeli

Modern Kişisel Gelişim ya da Nebevî Eğitim Modeli
Hacı Sarı


İletişim her dönemde önemsenen ve ilişkileri etkileyen bir yapıya sâhip olmuştur. İnsanların bireysel ve sosyal hayâtlarında sâhip oldukları birçok farklı özellik, hayâtı huzur bahçesine dönüştürmüş ya da şehirleri huzursuzluğun virânesine dönüştürmüştür. Kavram kargaşası girdâbında kaybolmamak için alınacak en mühim tedbir, asırlardır test edilen ve faydası milyonlarca insan tarafından bizâtihî müşâhede edilen yöntemlere öncelik vermektir.

Âl-i İmran Sûresi’nin 159. Âyet-i Kerîmesinde Yüce Allah: “Allâh’ın rahmeti sâyesinde sen onlara karşı yumuşak davrandın. Eğer kaba, katı yürekli olsaydın onlar senin etrâfından dağılıp giderlerdi. Artık sen onları affet, onlar için Allah’tan bağışlama dile. İş konusunda onlarla istişâre et. Bir kere de karar verip azmettin mi Allâh’a tevekkül et. Şüphesiz Allah tevekkül edenleri sever.” buyrulmaktadır.

Bizim insanımız kişisel gelişim metotları arayadursun, Batılı filozofların ve entelektüellerin sözlerine atıf yapadursun, bizim yazarlarımız ve kişisel gelişim uzmanlarımız beylik sözlerle yeni şartların yeni iletişim metotlarını ballandıra ballandıra anlatadursun; Kur’ân-ı Kerîm kişisel gelişimin anayasasını Peygamber Efendimiz (sav) mârifetiyle asırlar öncesinden reçete hâline getirmiştir.

Özellikle âile içi iletişimde çok büyük kırılmalar yaşanmaktadır. En başta âilenin iki önemli mihengi olan anneler-babalar arasında saygı ve muhabbete bağlı iletişim kanalları açılamamaktadır. Hânelerdeki tartışmalar, kavgalar, ayrılmalar yaratılıştaki rollerin karıştırılmasından ve ego yarışında her iki tarafın son sürat yol almasından kaynaklanmaktadır.

Anne babalarla çocuklar arasındaki iletişim belki de sosyal hayattaki en zayıf noktayı oluşturmaktadır. Artık otoriteye bağlı bir âile yönetimi kabûl görmemektedir. Ebeveynler çocuklarını terbiye etme noktasında sâdece nasihat eden, emir veren, azarlayan değil; hayâtındaki güzel örnekliklerle, davranışlarındaki nezâket ve zarâfetle etrâfına ışık saçan kandiller olmalıdır.

Sizin gönlüne giremediğiniz evlâdınız sevgiyi sokaklarda arayacaktır. Arkadaş olmadığınız, sırlarına sırdaş olamadığınız, sevgisini paylaşamadığınız, duygularına etki edemediğiniz evlâdınızı kötülük girdâbına çekmek isteyen yüzlerce mahfil pusuda beklemektedir. Güleryüzlü olmak bir Müslüman’ın karakteri olmalıdır. Artık öğrenci öğretmeninden azar ve emir işitmek istememektedir, çocuklar anne babalarından sâdece disipline dayalı bir eğitim modeli görmek istememektedir. İnsanların en büyük beklentisi değer görmek, sürece bir şekilde dâhil olmaktır.

Günümüzde hemen her alanda çok önemli değişimler ve dönüşümler yaşanmaktadır. İnsanları meşgûl eden ve onlara hükmeden farklı mecrâlar, çok diri bir şekilde her an bir kenarda durmaktadır. Sosyal medya araçları artık insanların en mahremine girmiş durumdadır. Huzur ve saâdetin kaynağı olan hâneler bir otele dönüşmekte, herkesin akıllı telefonu tek başına ön önemli arkadaş pozisyonuna yükselmektedir. Dünyâyı insanların ayağına getiren iletişim araçları, insanları birbirinden uzaklara savurmaktadır.

Peki çözüm ne? Çözümü çok uzaklarda aramamak gerekir. Yeni çıkan kişisel gelişim kitaplarından medet umar hâle gelen insanımızın yapacağı en önemli iş Peygamberî (sav) hayat tarzına dönmek olmalıdır. Etrâfınızdakilere tatlı dilli olmak, çevrenize tebessümle sevgi ve muhabbet yaymak, kişisel farklılıklara saygı göstermek, alacağınız kararlarda ve yapacağınız eylemlerde muhataplarınızla istişâre etmek, eşlerinizi, çocuklarınızı, arkadaşlarınızı kısaca etrâfınızdakileri hatâları karşısında affetmek, ehlinize ve çevrenize ikramda bulunmak, iyiliği ve güzelliği hayat tarzı hâline getirmek…

İnsanların birer tüketim unsuru hâline getirildiği günümüzde evvelâ ilme sâhip olmak için uğraşılmalı, ilmi amelle ve güzel davranışlarla süslemeli, tüm bu davranışlarda ihlâs ve samîmiyet göz ardı edilmemeli ve kötülüklerden kaçmada ve iyiliklerin sırrına ermede sabırlı olunmalı.

“Aklın süsü dil, dilin süsü sözdür,

Kişinin süsü yüz, yüzün süsü gözdür”

diyor Yusuf Has Hacip. Güzel düşünen, güzel bakan, güzel gören, güzel konuşan, güzel anılan insanlardan olmak dileği ile…

Yenidünya Dergisi Ocak 2019, Sayfa No: 52-53

Abone Ol

En son haberleri doğrudan gelen kutunuza alın. Asla spam yapmayız!

Sosyal Medya Hesapları

Mesaj Bırak