Ara

Mektûbât-ı Es’âd- Erbilî (ks) (16. Mektup)

Mektûbât-ı Es’âd- Erbilî (ks) (16. Mektup)
Tevâzuunuzun eseri olarak lutfedip göndermiş olduğunuz iltifat dolu ikinci bir mektubunuza da ulaştım. Duyduğum mânevî memnûniyet duygumu ve oluşan mânevî sevincimi târif ve anlatmak için cevher saçan bir kaleme ve amber misâli bir mektuba muhtâcım ki her noktasında saklanan ve her nüktesinde gizlenmiş olan zarâfet eserleri ve mutluluk meyveleri keşf ve izah lâyık olsun. Heyhât, heyhât. Dolayısıyla ‘insanı söyleten muhatabıdır’ kat’î hükmüne dayanarak ve özellikle her türlü kusur ve hatâlarımızın affına hazır bulunan yüksek merhametlerinize sığınarak bir iki satırlık olsun cevap mektubunu takdîm etmekle başınızı ağrıtmaya cesâret ve cür’et göstermiş bulunuyorum. Bir iki posta önce gönderdiğim cevâbî mektubumda ‘âile ile gâile arasındaki farkın yalnız bir noktanın varlığı olduğunu onun da mâsivâ noktası bulunduğunu’ arz ve ifâde etmiştim. Yâni âileyi gâile eden bir nokta mâsivâdır. Ve bu noktanın tesir ve büyüklüğünü ‘Tezellül ve tededdül arasında bir nokta (fark) vardır’ şeklinde başlayan Arapça ibâre isbât etmiştir. ‘Açlığa devâm et beni görürsün. İnsanlardan uzaklaş bana kavuşursun’ hadîs-i kudsîsi bu mânâyı teyid etmektedir. Bunun çâresi ise, ‘Kalplerinizi murâkabeye alıştırın’ hadîs-i şerîfinde bulunduğundan hâl ve şânınızla uygun görülmüş ve beyân etmiş olduğum murâkabe-i şerîfin devâmı sâyesinde kalp zenginliği ve ‘Huzur meallâh’a ulaşabileceğinizi, tarîkat pirlerinin rûhâniyetlerinden istimdâd eder ve bu vesîleyle dünyevî ve uhrevî saadete ulaşabilmenizi Cenâb-ı Hakk’ın merhametinden dilerim. Es’ad-ı Erbilî’nin (k.s) Bu Mektubundan Öğrendiklerimiz:
  1. Kişi, karşısındaki insanı kazanabilme ve onunla iletişimi sağlıklı bir şekilde gerçekleştirebilme adına onun olumlu/müsbet yönlerini dile getirebilir.
  2. Hangi iletişim vâsıtasıyla olursa olsun iletişim araçlarını kullanarak bize ulaşan kimselere mutlaka cevap verilmelidir.
  3. Yine iletişimi sağlam temeller üzerine inşâ edebilme gâyesiyle tevâzu gösterip kendisini karşısındaki insandan daha aşağı bir konumda takdîm edebilir.
  4. İnsanlara mesajlar verilirken atasözü, deyim ve özlü sözlerden istifâde edilmelidir.
  5. Açlık kalp gözünün açılmasına ve halvet uygulamaları Allah Teâlâ’ya mânen yakınlaşmaya vesîledir.
  6. Murâkabe kalplerin kontrolünü sağlayan bir uygulamadır.
  7. Müslümanın hedefi her an Allah Teâlâ’nın huzûrunda olduğu bilinciyle yaşamak olmalıdır.
  8. Evliyânın rûhâniyetinden istimdâd dilemek câizdir.
  9. Evliyâyı sevmek ve onların yolundan gitmek dünyâ-âhiret mutluluğuna vesîle olacak bir tercihtir.
  10. Allah Teâlâ’nın merhametine sığınarak söze son verilmelidir.
 Fatih Çınar (Nisan 2016)

Abone Ol

En son haberleri doğrudan gelen kutunuza alın. Asla spam yapmayız!

Sosyal Medya Hesapları

Mesaj Bırak