Ara

Hatâdan Dert Değil Ders Çıkar / Elif E. Bayraktar

Hatâdan Dert Değil Ders Çıkar / Elif E. Bayraktar

Dünyâ hayâtı kusursuz yaratılmış bir imtihan ve eğitim ortamı. Allah bizi hatâ ve pişmanlıklarımızla da eğitir. Yaptığımız hatâ da sınanmamız içindir ki bize düşen, hatâmızın da bir kader üzere hayırla gerçekleştiğinin bilincinde, tevekkül etmektir.

Allah’tan gelen her musîbetin ardında bir hikmet ve hayır olduğunun bilincinde olunca insan karamsarlığa, mutsuzluğa, pişmanlık ve öfkeye sürüklenmez. Hatâsını gözünde büyütmesi, hatâları sebebiyle insanın kendini değersiz görmesi Kur’ânî bir bakış açısı değildir. Dünyâ üzerinde yaşamış, yaşayan, yaşayacak tek bir hatâsız insan yoktur. Hatâ, sevap hepsi birer renktir. Kaldı ki;

Hatâsı, insanın ibâdetine ve ahlâkının güzelleşmesine vesîle olur.

İnsan hatâsını fark ettiği için şükreder.

Allah'tan bağışlanma diler.

Tevbe eder.

Aynı hatâya düşmemek için duâ eder.

Hatâsından ders çıkarır, öğüt alır.

Korkusu artar, tevekkül eder, Allâh'a yönelir.

Yaptığı hatâdan dolayı mü'minin kendisine karşı güvensiz bir ruh hâline sâhip olması yanlıştır. Mü'min, “insanlar ne der, hakkımda ne düşünürler, ya bana sevgileri ve güvenleri azalırsa?” gibi düşüncelerle vesveseye kapılmaz. Mü'min insanların değil, yalnızca Allâh'ın hoşnutluğunu kazanmayı hedefler. Bir hatâsı olduğunda da Allâh'ın sonsuz bağışlayan olduğunun bilincinde yalnızca Rabbinden bağışlanma diler. 

Aczinin farkında ve her an hatâya düşebileceğinin bilincinde olan insan için hatâ yapmak, aslâ küçük düşme sebebi olmaz. Îmânî zâfiyet içindeki insan ise her zorlu olayda üzüntü, stres, korku gibi duyguları yoğun hisseder. Hatâ yapmak ayrıca diğer insanların gözünde küçük düşeceği korkusuyla onun için büyük azaptır. Allâh'a teslîmiyeti yaşayamadığından, psikolojik açıdan çöker. Çünkü Allâh'ın beğendiği ahlâkı yaşamayan kişiler arasında hatâya yer yoktur. Hatâ yapan kişi toplumda âdetâ damgalanır; bağışlanmaz, ezmeye çalışılır.

"Hatâlarımızdan ders çıkarmak, akıllıca bir şeydir. Başkalarının hatâlarından ders çıkarmak, daha akıllıca bir şeydir" der H. Segal. İnsan başkalarının hayâtından ve hatâlarından da ders alır, aynı yanlışa düşmemek için gayret eder. Ayrıca, hatâ yapan arkadaşını yalnız bırakmaz, aksine ona yardımcı olur. Pişmanlık duyması ve kendini düzeltmek için çaba harcaması sebebiyle ona olan sevgi ve saygısı artar. En ufak hatâsında eşini, dostunu, 'sevdiğini' silebilen insanın hissettiği gerçek sevgi değildir zâten. Sevgi, hatâ yaptığında da Rahmânî merhametle sevdiğinin yanında olmaktır. 

Bağışlamak sevginin önünü açar; hatâyı affetmemek, sürekli öfke ve kin, Kur'ân’a uygun değildir. İlk an öfke hissetse bile, öfkesini yenerek ve sabrederek güzel ahlâk göstermeli insan... Sevgiye sarılmalı, sevdiğini kaybetmemek için çaba göstermeli. Ama hatâsını sürekli tekrarlamakta ısrâr eden kişi bir de ‘gel-git’ler yaşıyorsa geldiği gibi gitmeli. Sevgi önemli ama zaman da değerli çünkü. 

Hatâ yapmak elbette insânî bir özellik ama bir hatâ yapmışsa hatâsını kabûl etmeyi, gönül almayı, özür dilemeyi bilecek insan. Bencillik etmeyecek, çıkarlarını gözetmeyecek. Eğer erdemli ise... 

Eski hatâlarımızı unutursak, aynı hatâları tekrarlamaya mahkûmuz demektir. İnsanız ya, her an bir hatâ yapabilir, günah işleyebiliriz. Hiç birimiz kusursuzluk iddiasında olamaz, kendimizi hatâ yapmaktan müstağnî göremeyiz. Henüz yaşıyorken, her insan için Allah'tan bağışlanma dileme ve tevbe kapısı açıktır. Zaaflarımızın ve aczimizin farkında isek, aynı hatâ ve günahlara dönmemek için, çalmadan girmek lâzım içeri…

Ğafûr olan Allah, tevbemizi kabûl edip geceyi gündüzün üstüne, gündüzü de gecenin üstüne sarıp örttüğü gibi hatâlarımızı da örtsün. Pişmanlığımızı Kendisine yakınlaşma vesîlesi kılsın. Hikmetini düşünmeyi nasîb etsin. Yaptığımız hatâyı anlayıp, yanlışımızı düzeltmemiz için isâbet eden musîbetin ‘şefkat tokadı’ olduğunu düşünüyorsak, karşılığını âhirete bırakmadığı için bize şükretmeyi ilhâm etsin. 

“... Allah sizi, asıl Kendisinin cezâsından korunmanız için uyarıyor. Allah kullarına karşı çok merhametlidir.” (Âl-i İmran, 30.)

 Mayıs 2024, sayfa no: 6-7

Abone Ol

En son haberleri doğrudan gelen kutunuza alın. Asla spam yapmayız!

Sosyal Medya Hesapları

Mesaj Bırak