Ara

Evlilikte Güven, Sadakat ve Şeffaflığın Önemi / Selva Yılmaz

Evlilikte Güven, Sadakat ve Şeffaflığın Önemi / Selva Yılmaz

Evlilik yolculuğuna çıkarken, bir evi paylaşmanın ötesinde birçok sorumluluğu da yanımıza alırız. Bu sorumlulukların ilk izlerini elbette kendi ailemizden öğreniriz. Fakat yalnızca orada gördüklerimizle değil, bize uyan tüm doğrularla yola çıkmak gerekir. Bilgiye bu kadar kolay ulaşılan bir çağda okumak, öğrenmek ve kendini geliştirmek, kişinin kendine karşı en büyük sorumluluğudur. Dolayısıyla bu satırları okurken, aslında bu sorumluluğu yerine getiriyorsunuz diyebiliriz. 

Yıllardır birçok çiftle çalışan bir aile danışmanı olarak, en sık rastladığım problemin kişilerin kendi doğrularıyla hareket etmeleri olduğunu söyleyebilirim. Esneyememek, yeni bir bakış açısını kabullenememek, karşı tarafı tolere edememek, dinlememek… Tüm bunlar, evlilikte sorunların en büyük sebeplerindendir. Oysa evlilik, zannettiğimiz kadar karmaşık ya da zor kuralları olan bir kurum değildir. Onu zorlaştıran çoğu zaman biziz. Bu yüzden evliliği zorlaştırmamak için bazı incelikleri ve önem verilmesi gereken noktaları bilmek gerekir.

Güven: Evliliğin Temel Taşı 

Güven, bir ilişkinin en kritik yapı taşıdır. Sadece eşinin sözlerine inanmak ya da yanında olmak anlamına

gelmez; güven, eşine duygusal ve zihinsel bir huzur alanı sunmaktır. Eşinin seninle paylaştığı duygu, düşünce ve deneyimlere inanabiliyor olman, ilişkinin en sağlam temellerinden birini oluşturur. Ancak unutulmamalıdır ki güven tek taraflı değil, karşılıklı bir süreçtir. Güven bir anda inşa edilmez; zaman, emek ve süreklilik ister. Özellikle evlilikte bu zemin, daha tanışma ve birbirini tanıma döneminde atılmalıdır.
Bazen yaşanan bir olayı ya da seni üzen bir durumu eşinle paylaşmamak bile, farkında olmadan güveni zedeleyebilir. Çünkü o zaman eşin, “Bana güvenmiyor, desteğime inanmıyor, benimle bir şey paylaşmıyor.” hissine kapılabilir. Oysa evlilikteki iş birliği duygusu tam da burada başlar. Eşin, yalnızca hayat arkadaşın değil; en yakın dostun olmalıdır. Onunla üzüntülerini, sevinçlerini ve seni zorlayan duyguları paylaşabilmek, güvenin sağlamlaştığı o derin bağı kurar. İşte o zaman, evlilikte güven gerçekten yerini bulur. 

Sadakat: Sözlerin ve Eylemlerin Uyumu

Sadakat çoğu zaman yanlış anlaşılır; yalnızca fiziksel bağlılıkla sınırlandırılır. Oysa sadakat, duygusal ve zihinsel bağlılığı da kapsar. Eşine sadık kalmak, verdiğin sözleri tutmak, birlikte kurduğunuz hayallere sahip çıkmak ve eşine olan saygını korumaktır. Kimi zaman bir sözü tutmamak, topluluk içinde eşini küçük düşürmek, ya da onun bilgisi olmadan bir karar almak da sadakati zedeler. 

Sadakat, eşimizi temsil ettiğimizi unutmamak, o yokken de varlığını hissedebilmektir. Uzun süreli ilişkilerde, küçük ilgilerin azalmasına bağlı olarak sadakatin zedelendiği sanılır. Oysa sadakat, bu iniş çıkışları aşabilmek ve hâlâ değer vermeye devam edebilmektir. Her ilişkide krizler olur; önemli olan bunları nasıl aştığınız ve aynı hatayı tekrarlamamak için çabalayıp çabalamadığınızdır. Sadakati güçlendirmek istiyorsanız, verdiğiniz sözlerin davranış karşılığını artırın. Küçük jestleri, içten ilgiyi ve “sen benim için hâlâ değerlisin” duygusunu canlı tutun. 

Şeffaflık: Açık ve Dürüst İletişim

Şeffaflık, ilişkilerde açık ve dürüst iletişimi ifade eder. Duygularınızı, düşüncelerinizi ve endişelerinizi paylaşmak, yanlış anlamaları önler ve güveni pekiştirir. Evlilikte çiftler, yaşadıkları zorlukları birbirleriyle açıkça konuşabilmelidir. Bir şeye üzülüp karşı tarafın “anlamasını” beklemek, gerçekçi bir tutum değildir. “Benim halimden anlasın” diyerek sessiz kalmak, yalnızca uzaklaşmayı hızlandırır. Bizi üzen, kıran, etkileyen şeyleri eşimizle paylaşmak, ilişkide hem güveni hem de duygusal samimiyeti korur. 

Şeffaflık yalnızca problemleri konuşmak değil; güzel anları, umutları, başarıları da paylaşmaktır. Birlikte hayal kurmak, geleceğe dair planlar yapmak, birbirinin başarılarını kutlamak — hepsi şeffaflığın bir parçasıdır. Çünkü açık iletişim, güveni derinleştirir; sadakati görünür kılar; ilişkinin dayanıklılığını artırır. 

Güven, sadakat ve şeffaflık birbirinden bağımsız değil, birbirini besleyen üç unsurdur. Biri eksik olduğunda diğeri zayıflar. Güven kaybolduğunda sadakat sorgulanır; sadakat azaldığında şeffaflık daha da hayati hâle gelir. Bu üç değeri bilinçli şekilde korumak, evliliğin sağlam temeller üzerinde büyümesini sağlar. 

Birlikte Büyüyen Yol Arkadaşlığı 

Evliliği güçlü kılan şey, kusursuz bir ilişki yaşamak değil; zorluklar karşısında birbirine dürüst kalabilmektir. Evlilik, sürekli olarak birbirini yeniden seçme cesaretidir. Her tartışmadan, her sessizlikten, her yanlış anlamadan sonra yeniden “Seninle yola devam ediyorum.” diyebilmektir. 

Güvenin olduğu bir ilişki, fırtınadan sonra bile yönünü bulur. Sadakatin olduğu bir ilişki, sarsılsa da yıkılmaz. Şeffaflığın olduğu bir ilişki ise nefes alır, büyür, olgunlaşır. 

Ve işte o zaman evlilik, yalnızca iki insanın bir araya gelmesi değil; birbirini dönüştüren, geliştiren ve güçlendiren bir yol arkadaşlığına dönüşür.

Kasım 2025, sayfa no: 6-7

Abone Ol

En son haberleri doğrudan gelen kutunuza alın. Asla spam yapmayız!

Sosyal Medya Hesapları

Mesaj Bırak