Ara

Editör'den...

Editör'den...

Değerli Hanımefendiler,

Hepinizi Allâh’ın selâmı ile selâmlıyoruz. Yeni bir sayının tâzeliğini ve heyecânını birlikte yaşamanın mutluğu içerisindeyiz. Bu günlere kavuşturan Rabbimize (cc) binlerce kez şükürler olsun…

"O, beni yaratan ve bana doğru yolu gösterendir." (Şuara, 26/78) 

 

Âyetteki "doğru yol" ifadesinden maksat hidayettir. Bu âyeti kendisinden sonraki diğer âyetlerle birlikte değerlendirdiğimizde şu mesaj verilmektedir:

Hz. İbrahim'in kavmi ay, güneş ve yıldızlara veya bunların yerdeki sembolü olan putlara tapıyorlardı. Bu toplumun gökyüzündeki en büyük tanrıları güneş, yeryüzündeki en büyük tanrıları ise onun temsilcisi olan Baal adındaki put idi. Onlara göre insanların hayatını putlar yönetiyordu, yaratma ve yok etme işini de zaman yapıyordu. (İbn Âşûr, XIX, 141).

İşte Hz. İbrahim, kavminin Allâh'ı bırakıp da tapmış oldukları bütün tanrıların uydurma, onlara tapanların da yanlış yolda olduklarına işaret etmiş, bundan sonra da gerçek ve tapılmaya lâyık olan tanrının yaratan, hidayete erdiren, yediren, içiren, şifa veren, öldüren, hayat veren ve kıyamet gününde günahları bağışlayan Allah Teâlâ olduğuna dikkat çekmiştir. (Kur’an Yolu: Diyanet Tefsiri, IV/165.)

Bir sonraki sayıda görüşmek üzere, Allâh'a (cc) emânet olunuz.

Abone Ol

En son haberleri doğrudan gelen kutunuza alın. Asla spam yapmayız!

Sosyal Medya Hesapları

Mesaj Bırak