Ara

Çocuk Eğitiminde Zamanı Doğru Okuyabilmek / M. Emin Karabacak

Çocuk Eğitiminde Zamanı Doğru Okuyabilmek / M. Emin Karabacak

Günümüz anne babalarının çocuk eğitimi konusunda yeteri kadar akademik bilgi sahibi olmalarına rağmen hal eğitiminde yetersiz oldukları görülmektedir. Çünkü aileler çekirdek olunca anne babalar çocuk eğitiminde yalnız kalmaktadırlar. Anne babalar çalışınca da çocukları eller yetiştirmektedir. Günümüzde çocukların eğitiminde sadece anne babanın değil okul ve çevre, televizyon ve özellikle de sosyal medyanın etkisi çok büyüktür. Hal böyle olunca anne babalar çocuk eğitiminde yetersiz de kalabilmektedirler. Bu da çocukların gelişim dönemlerinde onların yanında olamamak ve çağın getirdiği yenilikleri takip edememekten kaynaklanmaktadır.

Bunları şu şekilde sıralayabiliriz:

Anne baba olarak bizler, çocuklarımızı kendi yetiştiğimiz zamana göre ve anne babamızdan gördüğümüz şekilde yetiştirmeye çalışmaktayız. Oysa devir değişti ve internet çağını yaşıyoruz. Çocukların içinde bulunduğu çağa göre kendimizi yenilemediğimiz için çocukların duygusal ihtiyaçlarını karşılayamamaktayız ve eğitimlerinde yetersiz kalmaktayız. 

Bizim zamanımızda bilgiye ulaşma kaynakları sınırlıydı. Çocukların ise bilgiye ulaşmada sıkıntıları olmadığı için onlar bilginin doğruluğu ya da yanlışlığını sorgulayabilmektedirler. Bu da çocukların sorularına ya cevap ver(e)mememize ya da yetersiz kalmamıza sebep olmaktadır.

Bizim zamanımızda teknoloji bu kadar gelişmediği için teknoloji çağı çocuklarının duygu ve düşünlerini anlamakta da zorlanmaktayız. Bu da bizim çocukla iletişim problemi yaşamamıza neden olmaktadır.

Bizim çocukluğumuzda sosyal normlar ve toplumsal değerlerin baskısı vardı. Şimdiki çocukların üzerinde böyle bir baskı bulunmamaktadır. Köydeki çocukla şehirdeki çocuklar arasında büyük fark olmadığı gibi Avrupa’daki çocuklar arasında da pek fark bulunmamaktadır. Çünkü gelişmeler yakından ve anlık tâkip edilmektedir.

Günümüzde anne babalar, çocukların temel ihtiyaçlarını karşılamada çok fazla zorlanmasalar da onların eğitimlerinde yetersiz kalmaktadırlar. Bunların yanında bir de annenin işte çalışması, çocuk eğitiminde yalnız kalması ve çocukların duygusal ihtiyaçlarının karşılanmasında yaşanan zorlukları sıralayabiliriz.

Neler Yapabiliriz?

İçinde yaşadığımız teknolojik çağın değişim ve gelişmelerini doğru okumamız gerekiyor. Zamanı doğru okuyamadığımız zaman yapacağımız eğitim adına yatırımlar da boşa kürek çekmeye benzeyecektir.

Öyle bir zamanda yaşıyoruz ki insanlık tarihinde ilk defa çocuklar, anne-babalarına ve nene-dedelerine teknoloji adına da olsa bir şeyler öğretmektedirler. Beyaz eşya alırken alacağı makinenin özelliklerini kızına soran anne babalar, telefon alırken ve kullanırken de çocuklarına ve torunlarına sormaktadırlar. Daha düne kadar çocuklar, birçok şeyi anne babalarından ve büyüklerinden öğrenirken, günümüzde teknolojinin getirdiği yenilikleri büyükler, küçüklerden öğrenmektedirler.

Bugün altı yaşındaki bir çocuk, otuz altı yaşındaki anne babasından ve altmış altı yaşındaki nene ve dedesinden teknolojinin baştâcı olan telefonu çok daha iyi kullanabilmektedir. Teknoloji o kadar hızlı gelişti ki bu gelişim ve değişim hızına en çok çocuklar ve gençler ayak uydurabilmektedirler.

Yine bir kuşak önceki çocukların öğrenme hızı ile bugünün çocuklarının öğrenme hızlarının aynı olmadığı da bir gerçektir. Kuşaklar arasında öğrenme farkları bu kadar belirgin olunca ihtiyaç ve beklentiler de farklı olmaktadır. Farklılıklar içinde çocuklar ve gençlerin de farkındalığını oluşturmak gerekir.

Günümüz çocuklar ve gençlerinin eğitimleri için, yaşadığımız zamanı ve çocukların dünyalarını iyi okumamız gerekiyor. Eskiden çocuklar ve gençler sâdece yalın ilgi ve bilgi isterlerken günümüz çocuk ve gençleri teknolojinin diliyle ilgi ve bilgi istemektedir. Yâni her çocuk, her genç içinde yaşadığı zamanın bir ürünüdür.

Her nesil, içinde yaşadığı zamanın özelliğine göre kendi dilini kullanmaktadır. Çocukların ve gençlerin kullandığı bu dil, eğitimde yakalanmadığı sürece o neslin eğitilmesi zordur. Onun için yeni nesillerin eğitiminde öncelikli olarak zamanın, sonra da çocuklar ve gençlerin dilinin öğrenilmesi gerekir. 

Sonuç olarak bugün birçok aile, hâlâ zamanın değişimlerini dikkate almadan çocuklarla iletişim kurmaya ve onları eğitmeye çalışmaktadırlar. Zamanın, şartların ve en önemlisi çocukların değiştiğinin farkında olmayan günümüz anne babalarına Hz. Ali Efendimiz (ra) şu uyarıyı yapmaktadır: “Evlâdınızı bulunduğunuz zamandan başka bir zaman için tâlim ve terbiye ediniz. Çünkü onlar sizin zamanınızdan başka bir zaman için halk olunmuşlardır. Çocuğun terbiyesinde sakın kusur gösterme; zîrâ o, senin zamanından başka bir zaman için yaratılmıştır.”

Bunun için;

  • Çocukları yaşadığımız çağa göre değil yaşayacakları çağa göre eğitmeli.
  • Çocukların fiziksel ihtiyaçları kadar duygusal ihtiyaçlarına da dikkat edilmeli.
  • Çocukların duygu dünyalarını iyi anlamak için onlarla birlikte nitelikli zaman geçirmeli.
  • Çocuklarla her zaman olumlu iletişim halinde olup, beden ve duygu dillerini iyi anlamak için de satır aralarını iyi okumalı.
  • Çocukları ellerin (sosyal medya, olumsuz çevre) yetiştirmemesine dikkat edilmeli.

Abone Ol

En son haberleri doğrudan gelen kutunuza alın. Asla spam yapmayız!

Sosyal Medya Hesapları

Mesaj Bırak